16 Ekim 2014 Perşembe

Gönlüm beni yanıltmaz!

Aslında hep bir tercih yapıyoruz; hüzün / sevinç, sevgi / nefret,... Çok ince bir çizgi var aralarında; hop oraya, hop buraya zıplayıp duruyorum, tıpkı bilgisayar oyunlarındaki gibi; bir sağa, bir sola. Kendimi dinlediğim zamanlarda biliyorum nerede olmak istediğimi. Ama zaman zaman şehrin karmaşası, seyahatler, iş hayatındaki konular beni hızlandırıyor.

Peki hızlanmak da bir tercih değil mi? Kesinlikle bir tercih; hızlanmadan, hayali streslere kapılmadan yaşamak mümkün. Kişilere takılmadan, olaylara odaklanıp, herkesi ve herşeyi sevip kucaklayarak yaşamak mümkün. Direk değilim ki ben bu dünyaya, ben bir dervişim; yaşadım, yürüyorum ve gidiyorum...

Selametle ey derviş
Selametle git yâre
Selam olsun gittiğin yere
Senin gittiğin yer olur yöre
Tutunma sakın âdete, örfe

İçinde bulunduğum ekosisteme ne kadar çok kulak verirsem o kadar kayboluyorum. Artık kulaklarımı kapatıyorum çünkü sadece belirli frekans aralığını duyabiliyor, gözlerimi de, ağzımı da... Bu duygular beni yanıltıyor, bir tek gönlüm açık; en güvendiğim, en sevdiğim gönlüm. Gönlüm beni asla yanıltmaz!

Sevgiyle
Mus

5 Ekim 2014 Pazar

Uyanık ol!

Kahkaha sesleri müziği bastırıyor, son dönemin popüler bütün şarkıları bir ağızdan söyleniyor... Saat 01:00... O tanıdık kahkaha kulaklarımı tırmalıyor, alkolün sınırının aşıldığı ve " koy ver gitsin, bir daha mı geleceğiz bu dünyaya" boşvermişliği ile atılan kahkaha. 

Bir şarkı daha başlıyor, bu eskilerden... Bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul'un... Masalardan eşlik edenler ile detone olan kötü yorumcu... Ne çok severim bu şarkıyı, bağıra çağıra söylediğim çoktur, alkolün beni götürdüğü sahte cennetlerde... Masalara vurulan eller ile tabak çanağın sıçraması... 

Çocuklar uyanmasa bari diye geçiriyorum içimden. Gece yarısı uyanıp da uykuları kaçmasın... Kafamda ziyaret ettiğim eski dostların masaları... Herkesin dilinde bir spiritüellik ve uyanık olma sevdası... Işığı görme ve aydınlanma... Lambayı yakıyorum, yazacak birşey bulmak için... Aydınlanıyor etraf; bir dokunuş ve aydınlanma... İşte bunun peşinde koşan binlerce sevdalı... Sen ne veriyorsun bu sevdanın karşılığında? Meyhane şarkıları olmaz mı? Hadi oradan! Uyanık olmak istiyorsan, uyanık ol! Seni uyutacak şeyler yapma, hadi kal sağlıcakla!