7 Ocak 2014 Salı

Ejderha'nın amacı...

Düşünüyorum da alevlerimi ortaya çıkartınca ne yapacağım? alevler bir yerleri yakacak, harap edecek, kül edecek. İçimde kalınca beni yakıp kavuruyor ve kül oluyorum ama yok olmuyorum, küllerimden yine doğuyorum. Peki neden benim yolumda bu ejderha var? Neden benim içimde günden güne büyüyen ve evrilmeye çalışan dışarıya çıkmaya uğraşan alevler var? 

Ben bugüne kadar hiç kavga etmedim, hiç düşmanım olmadı benim, şefkat meditasyonu yaparken aklıma getireceğim kötü bir karakterim bile yok, peki ben bu alevlerle kimi ya da neyi yakacağım? 

Sabah 05:30'da kalktım, daha alarm çalmamıştı, meleğim uyandırdı beni, hadi dedi kalkma zamanı... Kalktım Yi Jin Jing yaptım, enerji dolu bir halde düştüm yollara, hava karanlık ve ay yok :( Ay olunca herşey daha kolay akıyor, o bana güç veriyor, ayışığı ve aşk, güneş ve sevgi... 

Bostancı da yolun kenarında yürüyen bir kadın ve yanında küçük 5 yaşlarında bir kız çocuğu gördüm, hava soğuktu; kız uzun beyaz bir palto giymişti, kapşonunu başına geçirmiş, omuzlar düşük, belli ki üşüye üşüye yürüyor... gözyaşlarım boşaldı birden... ağladım... küçük kız oldum, üşüdüm, doktora gidiyordum annem ile birlikte, o da hastaydı bende, ikimizde şifa arıyorduk, ağladım... ağladım... ağladım... Ağlarken anladım galiba, alev çıkmıyordu içimden benim gözyaşı oluyordu alevler, kimseye zarar vermiyordu, alevlerin küçüldüğü hissettim, gözyaşlarım alevlerimi küçültüyor, yok ediyor ve soğutuyordu... Evet, alev çıkarıp kimseyi yakmama gerek yoktu... Belkide benim gözyaşlarım alevlerimdi... 

Peki çocuklarla ilgili bu senaryolarım ve dram? Onlara dokunmalıyım dedim, yardıma ihtiyacı olanlara dokunmalıyım, belki de benim yolum bu, kimbilir? Bunu deneyimleyip bakmak istiyorum, bu olabilir! Kerim ile konuşacağım bu konuyu....

Bu yazıyı uçakta kaleme aldım, TK0617 Kazablanka uçuşu, tam 5 saat sürüyor ve bana okumak / yazmak için bir sürü vakit sunuyor. Zihnin berraklığını yazmış Cem Hoca onu okudum, gökyüzü gibi masmavi, bulutların üstüne çıkınca gördüm; mavinin en saf halini, güneşin en yakıcı ve berrak olduğu anı. O an'ı çektim içime kocaman uçan makinenin içinde, zihnimin en berrak haline ulaşmak için sabırla bekliyorum, öğretmenimden öğreneceklerimi, inzivaları... sabırla, hasretle bekliyorum.

Güneş ve sevgiyle kalın. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder